FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Özel Kuvvetler Komutanlığını (ÖKK) ele geçirmek isteyen darbeci general Semih Terzi'yi vurarak darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir'i şehit eden darbecilerin yargılandığı davaya devam edildi. Mahkeme, tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 7 Kasım'a erteledi.
16.09.2017 14:43 FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Özel Kuvvetler Komutanlığını (ÖKK) ele geçirmek isteyen darbeci general Semih Terzi'yi vurarak darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir'i şehit eden darbecilerin yargılandığı davaya devam edildi. Mahkeme, tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 7 Kasım'a erteledi.
12 Eylül'de Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki 9. duruşmada, tutuklu sanıklar ve avukatları ile müştekiler şehit Halisdemir'in kardeşi Soner Halisdemir ve karargahta öldürülen Astsubay Nedim Şahin'in eşi Ayşe Şahin ve çocukları hazır bulundu. Ankara dışındaki tutuklu sanıklar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katıldı. Duruşmaya AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakcı Kan ile bazı sivil toplum kuruluşu üyeleri de katıldı.
VOLKAN YAMAN
Duruşmada tanık olarak dinlenen dönemin ÖKK'de 16. Tabur Komutanı Kurmay Yarbay Volkan Yaman, sanık Fatih Şahin ile 15 Temmuz günü Diyarbakır'ın Lice kırsalına düzenlenecek operasyona hazırlandıklarını ve gün içerisinde buna yönelik toplantılar yaptıklarını anlattı.
Akşam saatlerinde yapacakları operasyona son şeklini verdikleri sırada taburda alarm verildiği öne süren Yaman, 'Saat 21 de bir ses duydum, Fatih Şahin ile Altan Bora albay konuşuyordu. Şahin'in Semih Terzi'nin Albay Altan Bora'yı aradığını ulaşamadığını, kendisine ulaştığını anlattığı bir alarm olduğunu söylediğini duydum. Ben de tabur bölgesine gittim orada hazırlıklara başladık.
Bu hazırlıklar 23'e doğru bitti. Bir kamyon geldi mühimmatı yüklemek için. Sonra yükledik, iki otobüs geldi. Benim 16. taburum ve Fatih Şahin'in 12. tabur personeli otobüslere binerek Diyarbakır Havalimanı'na vardık. Orada bir CASA tipi uçak ve Semih Terzi'yi Silopi' den Diyarbakır'a getiren helikopter vardı.' dedi.
Yaman, Semih Terzi'nin emir astsubayının yanlarına gelerek tabur sayılarını sorduğunu ve 12. tabura uçağa binme talimatı verdiğini, kendisine de bölgenin emniyetini almada görevlendirdiğini öne sürdü.
Terzi ve Şahin'in içinde bulunduğu uçağının hareket etmesiyle emniyet tedbirleri için terminal binasında durduklarını bildiren Yaman, onlar ayrıldıktan sonra Altan Bora Albay'ın Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı ile görüştüğünü ve Semih Terzi'nin emir komuta dışında hareket ettiğini kendisine söylediğini kaydetti.
'Semih Terzi'ye gereğini yap'
Tanık Yaman, 15 Temmuz gecesi sorumluluk alanında gerçekleşen olaylara ilişkin şunları söyledi:
'Aksakallı komutamıza 01.26 da ulaşıp konuştuğumuzda işin rengi belli oldu. Bu esnada Diyarbakır'dan kalkan uçak henüz havadaydı. Saatler 01.45 gibiydi. Sıkıyönetim komutanlıklarının isimlerini internetten görmeye başlamıştık ancak Altan Bora albayım ÖKK komutanından talimatları aldığında Terzi'nin emir komuta dışında hareket ettiğini sonradan anladık. Sonra Fatih binbaşıyla WhatsApp'tan 'ÖKK komutanıyla konuştuk. Kendinin ve taburunun güvenliğini aldıktan sonra Semih Terzi'ye gereğini yap' diye mesaj gönderdik. Mesajı 01.45'te gönderdik. Ne zaman okuduğunu ve aldığını bilmiyorum. Benim telefonumdan bu mesajı bizzat Altan Bora yazdı, ben de gönderdim.'
FATİH ŞAHİN
Sanık Fatih Şahin, söz alarak, 'Özel Kuvvetler Komutanlığı harekat üstünde beraber Aksakallı'ya gönderecek harekat planları üzerinde çalışıyorduk. Benim ve taburum darbeye ilişkin bir hazırlığını, bir faaliyet gördün mü? sorusu üzerine Yaman,' Gün içerisinde taburumuza mühimmat ile bir emir verip vermediğini bilmiyorum. Emir verildiğinde daha öncesinde ben bir hazırlık görmedim. Biz Lice'de planlanan harekatı konuştuk.' şeklinde cevap verdi.
Sanık avukatının, 'Şahin'in uçağının nereye gideceğini biliyor muydunuz?' sorusu üzerine Yaman, 'İstikamet ancak Ankara olur diye düşünmüştük. Uçak Ankara'ya gidecek diye net bir emir verilmedi. Fatih Şahin ile hazırlık yapılırken yan yana gelemedik, ayrı otobüslerle havaalanına gittik.' diye yanıtladı.
Sanıklardan Fatih Şahin'in avukatı Çiğdem Koç, Yaman'ın müvekkiline yolladığını iddia ettiği WhatsApp mesajını mahkemeye neden sunmadığını sorması üzerine Yaman, 'Ben mesajı yolladıktan sonra iki beyaz tık işaretini gördüğümde sildim. Neden sildim? Altan albayımla konuşurken kendisinin 7. Kolordunun emir komutasına girdiğimizi söylemesi üzerine bende şüphe oluşturduğu için mesajı sildim.' dedi.
Uçak ayrıldıktan sonra darbecilerin atama listesini internetten gördüklerini ifade eden Yaman, 'Fatih Şahin'in Semih Terzi ile birlikte hareket ettiğini düşünseydik bu mesajı atmazdık.' diye konuştu.
Davaya sanıkların çapraz sorgusuyla devam edildi.
AHMET KARA
Sanıklardan öldürülen darbeci general Semih Terzi'nin emir astsubayı Ahmet Kara, Başbakanlık Avukatı Alaaddin Varol'un sorusu üzerine, darbe girişiminden Semih Terzi'nin öldüğünü öğrendiği an haberdar olduğunu, gelişmelerden olay öncesinde bir bilgisinin bulunmadığını söyledi.
Diyarbakır'dan gelen uçakta Semih Terzi'nin yanında olduğunu ifade eden Kara, 'Terzi, sanıklardan eski Binbaşı Fatih Şahin'e darbeden bahsetti mi?' sorusuna karşılık, uçaktaki gürültüden dolayı bunu duymadığını öne sürdü.
TBMM Avukatı Sinan Kılıçkaya, Semih Terzi'nin Emir Astsubayı Başçavuş Ahmet Kara'ya darbe girişiminden haberdar olduğu takdirde ne yapacağını sordu. Kara, 'Hiçbir şey yapamazsam bile Semih Terzi'nin yanından olabildiğince uzaklaşırdım' dedi.
Ankara'ya indikten sonra ÖKK'da olağan dışı bir durumla karşılaşıp karşılaşmadığı sorulan Kara, 'Ali Kapucu astsubay kırmızı tişörtlü, üzerinde hücum yeleğiyle oradaydı. O an onun orada olmaması gerekiyordu. Anormal durum o vardı.' karşılığını verdi.
Yurt genelinde uçuş yasağı olduğu hatırlatılarak Diyarbakır'dan havalanan uçağın kalkması için Semih Terzi'nin özel bir çabasının olup olmadığının sorulması üzerine Kara, 'Teknisyen Terzi'nin kuleyle konuştuğunu söylüyor ama ben buna şahit olmadım.' dedi.
ALİ GÜRELİ
Sanık Ali Güreli ise avukat Kılıçkaya'nın, 'Diyarbakır'dan havaalanına geçerken otobüste Başbakan Binali Yıldırım'ın darbe girişimine ilişkin konuşmasını dinlediniz mi?' sorusu üzerine, konuşmayı dinlediklerini, sanıklardan Mihrali Atmaca'nın radyonun sesinin açılmasını istediğini söyledi. 'Otobüste bu konuşmayı herkes duyabiliyor muydu?' sorusuna 'Evet' karşılığını veren Güreli, bir soru üzerine sanıklardan Fatih Şahin'in de bu konuşmayı duyabilecek bir yerde olduğunu ifade etti.
Daha önce operasyon için Ankara'ya gelip gelmedikleri sorulan Güreli, 'Benim ÖKK'da çok uzun bir geçmişim yok ama önce Kilis veya Ankara üzerinden Suriye'ye mi gideceğiz diye düşündük. Boğaz Köprüsü'nün kapatılmasını, emniyet falan denilince, biz de bir yerlerde emniyet alacağız diye değerlendirme yaptık.' dedi.
'Mehmet Ali Çelik'in gözaltına alındığında yanındaydınız. Çelik'ten çıkan listeleri gördünüz mü?' sorusu üzerine Güreli, Çelik'i gözaltına aldıklarında cep telefonuna ve silahına el koyduklarını belirterek, 'Olaydan 2-3 gün sonra Fırat beni çağırdı, 'Mehmet Ali Yarbay'ın ajandasında bir liste gördün mü?' dedi. O sırada sarı renkte, ajandanın arasından kopmuş bir kağıt gördüm. Listede kaç isim vardı derseniz görmedim ama 20'ye yakın isim vardı. O ajandaya benzer kağıt.' diye konuştu.
CİHAT İBRAHİM YÖRÜK
Sanıklardan Cihat İbrahim Yörük de Diyarbakır'dan havaalanına giderken otobüste darbeyle ilgili küçük grubun kalkışması diye Başbakan Yıldırım'ın açıklamasını duyduklarını söyledi.
Bu konuşmayı aralarında müzakere ettiklerini ancak bir yere koyamadıklarını dile getiren Yörük, 'Biz darbeyi bastırmak için gittiğimizi düşündük.' dedi.
Yörük, şehit Ömer Halisdemir vurulduktan sonra onu ayaklarından kimlerin sürüklediğinin sorulması üzerine Halisdemir'i İsmail Çınar ve Hasan Aksoy'un sürükleyerek getirdiğini belirtti.
ERHAN ALMAZ
Sanıklardan Erhan Almaz da ÖKK'da helikopterden indikten sonra Ömer Halisdemir'i pistte gördüğünü ve selamlaştıklarını anlattı. Halisdemir'in kendisine 'Komutan nerede?' diye sorduğunu ifade eden Almaz, Terzi'nin arkadaki helikopterle geldiğini söylediğini, bunun üzerine Halisdemir'in sakin bir şekilde yanından uzaklaştığını anlattı.
FATİH ŞAHİN
'Duyma sorunun var mı?'
Daha sonra şehit Ömer Halisdemir'i vuran sanıklardan eski Binbaşı Fatih Şahin'in çapraz sorgusuna geçildi. Başbakanlık Hukuk Müşaviri Alaattin Varol'un, 'Mihrali Atmaca veya başka birine Ömer Halisdemir'i vurun diye bir talimatınız oldu mu?' şeklindeki sorusuna, 'Hayır, böyle bir talimatım olmadı. O esnada ben bina içerisindeyim. Bulunduğum yerde kamera vardı ve bu tespit edilecek. Bununla ilgili taleplerimizi yaptık. Bilirkişi raporu geldiğinde çoğu şey açıklığa kavuşacak' cevabını verdi.
Varol, Diyarbakır'daki havalimanına giderken otobüste Başbakan Binali Yıldırım'ın kalkışmaya ilişkin açıklamalarını duyup duymadığını sanık Şahin'e sordu. Şahin, verilen alarm emrinden dolayı alarm dosyasını incelediğini, Başbakan Yıldırım'ın açıklamalarını duymadığını savundu. Bunun üzerine Varol, 'Otobüste bulunan herkes açıklamaları duyuyor ama Fatih Şahin duymadığını söylüyor. Duyma sorunun var mı?' diyerek tepki gösterdi.
Dönemin Özel Kuvvetler Komutanlığı Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı'nın telefonlarına neden cevap vermediği sorulan Şahin, 'Zekai Aksakallı ile konuşmak istemediğim gibi bir şey yok. Ben aksine Zekai Aksakallı ile konuştuğumu söylüyorum. Sabah 05.30'da kendisiyle konuştum' iddiasında bulundu.
'Hain' tartışması
Avukat Varol'un 'Kahraman Ömer Halisdemir'e neden ateş ettin? Bir sen miydin de ateş ettin? Yanınızda kimse ateş etmezken sen neden ateş ediyorsun?' sorusuna Şahin'in avukatı Çiğdem Koç ile diğer sanık avukatları tepki gösterdi. Varol'un, 'Evet, bize göre Ömer Halisdemir kahraman, Fatih Şahin hain' dedi. Varol'un sözleri, solandaki izleyiciler tarafından alkışlandı. Bunun üzerine Koç, 'Burada kimin kahraman olduğunu, kimin hain olduğunu siz mi belirliyorsunuz? Yargılama çoktan yapılmış. Biz burada boşuna uğraşıyoruz' diye konuştu. Varol, 'Benim gözümde Ömer Halisdemir kahraman, Fatih Şahin ise haindir' karşılığını verdi. Tartışmanın devam etmesi üzerine mahkeme heyeti davaya 15 dakika ara verdi.
'TSK yaralı bir teröristi bile hastaneye yetiştiriyorken Ömer Halisdemir'e neden müdahale etmediniz' sorusuna Şahin, 'Benim aklıma gelmedi' ifadesini kullandı.
Sanık Mihrali Atmaca'nın sorularını da yanıtlayan Şahin, Halisdemir'in şehit edildiği ana ilişkin, 'Orada pusuya düştük. Askeri tabirle bu bir pusuydu. Ansızın üzerimize ateş geldi. Semih Terzi grubunun arkasındaydım. Yanımızda Ahmet Kara var. O kadar hızlı gelişti ki. Ağaçlık bölgeden üzerimize ateş geldi. Hiç beklemediğimiz yerde baskın tarzında pusuya düştük. Hızlı karar vermemiz imkansızdı.' ifadelerini kullandı.
Semih Terzi'yi GATA'ya götüren helikoptere neden bindiği sorulan Şahin, helikoptere binme talimatının Ümit Bak tarafından verildiğini söyledi.
'Tanık Ahmet Kemal, Diyarbakır'dayken ihtilal olduğunu telefonda görüp gülümsediğinizi söylüyor. Siz bu konuda ne diyeceksiniz?' sorusuna karşılık Şahin, 'Bunun cevabını verdim, ekleyeceğim bir şey yok.' dedi.
ARA KARAR
Şahin'in çapraz sorgunun ardından savcılık mütalaasını alan mahkeme heyeti, daha sonra ara kararını açıkladı. Heyet, sanıkların üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyetini, mevcut delil durumu da göz önüne alarak adli kontrol şartlarının bu aşamada yetersiz kalacağından sanıkların tahliye istemlerini reddederek tutukluluk halinin devamına karar verdi ve duruşmayı 7 Kasım'a erteledi.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016)-03 Eylül (2016) 'Ankara 18 sanık ÖKK Darbe Yapılanması' davası
(16 Eylül 2017, 14:43)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: