Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY) Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığındaki 'mahrem' yapılanmasına ilişkin 88'i asker, 52'si sivil, 140 kişinin yargılandığı davaya devam edildi. 8 sanık tahliye edildi.
19.08.2017 15:03 Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PDY) Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığındaki 'mahrem' yapılanmasına ilişkin 88'i asker, 52'si sivil, 140 kişinin yargılandığı davaya devam edildi. 8 sanık tahliye edildi.
14.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı.
Soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen eski astsubay A.A, örgütle bağlantısının maddi nedenlerden dolayı olduğunu iddia etti.
A.A, 2009-2010 yıllarında Aydın'da üniversite eğitimine başladığını ifade ederek, devlet yurtlarını kazanamadığını, fiyatı uygun olduğu için FETÖ'ye ait yurtlarda kalmaya başladığını söyledi.
Örgüt tarafından gerçekleştirilen toplantı veya sohbetlere katılmadığını öne süren A.A, hiçbir suça karışmadığını ve FETÖ'nün gerçek yüzünü darbe girişiminden sonra gördüğünü kaydetti.
'İstesem terör örgütünün evinde de kalabilirdim'
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen sanık M.F.Ö. de örgütle üniversite çağında tanıştığını ve gelen tekliflerle maddi imkanlardan ötürü yurtlarında kalmaya başladıklarını anlattı.
M.F.Ö, örgütün dini bir cemaat gibi göründüğü için yanlarında kaldığını ancak bu süre zarfında hiçbir suça karışmadığını iddia ederek, 'Benim telefonuma Sami isimli biri Bylock programını yükledi. Bu programda, dini içerikli konuşmalar ve paylaşımların olacağını söyledi. Aradan birkaç ay sonra bu programı artık kullanmadığını, benim de silebileceğimi söyledi.' ifadesini kullandı.
Diyarbakırlı ve Kürt kökenli olduğunu, istese terör örgütünün de evinden kalabileceğini ancak vatanına bağlı biri olduğundan böyle bir durumun yaşanmadığını öne süren M.F.Ö, bu yapıyla yurtlarında kaldığı süre boyunca sadece barınma ihtiyacını karşıladığını ve örgüte para yardımında bulunmadığını iddia etti.
'Seni okuldan attırırım'
Bylock kullanıcısı olduğu iddia edilen sanıklardan eski astsubay S.D. de hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini söyledi.
S.D, jandarma astsubay olmak için 2013'de girdiği sınavı örgütten yardım almadan kazandığını belirterek, 'Örgütten kopmak istiyordum. İ.S. isimli bir FETÖ mensubuyla kavga ettim. Bu şahıs beni 'Seni okuldan attırırım' dedi. Bylock'un ne olduğunu da darbe girişiminden sonra öğrendim.' diye konuştu.
Eski astsubay İ.S. de etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini ifade ederek, örgütle üniversite yıllarında tanıştığını anlattı.
Jandarma astsubaylık okulunu bitirdikten ve rütbe aldıktan sonra daha önceden de tanıdığı İ.S. isimli bir örgüt üyesinin kendisiyle irtibat kurduğunu dile getiren İ.S, 'İ.S, okulu bitirdikten sonra beni evine çağırdı ve benden maaşımın belirli bir kısmını örgüte bağışlamamı istedi. Örgütün, rütbe alan, işe başlayan kişilerin maaşından yüzde 5-10-15 oranında kesintiler yaparak yardım topladıklarını söyledi, 'Bekarlardan yüzde 15, evlilerden yüzde 10, çocuklulardan da yüzde 5 yardım topluyoruz' dedi.' şeklinde konuştu.
İ.S, örgüt üyesi bazı kişilerin kendisinden arkadaşları ve komutanlarıyla ilgili bilgi istediğini ancak hiç bilgi vermediğini öne sürerek, darbe girişiminden önce bilmediği yabancı numaraların sürekli kendisini taciz ettiğini iddia etti.
Etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini dile getiren E.S. ise örgüt ile üniversite yıllarında tanıştığını kaydetti.
Örgüt üyelerinin Jandarma astsubay okulunda belli aralıklarla kendilerini aradıklarını belirten E.S, 'Kura çekip görev yerlerimize dağıldığımızda beni gittiğim Aksaray'da başka bir örgüt üyesiyle tanıştırdılar. O kişi bizi belli aralıklarla ziyaret edip 'Ziyaret etmezsen aramıza soğukluk girer, böyle görüşmelerimiz aramızdaki bağı korur' diyordu. Bana 'Özel hayatınızda kılın ama görevdeyken namaz kılmayın, oruç tutmayın, cumaya bile gitmeyin.' diyordu.' ifadesini kullandı.
Duruşmaya, sanık savunmalarıyla yarın devam edilecek.
15.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, bazı tutuklu sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı.
Soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen M.K, örgütle üniversite yıllarında tanıştığını, öncesinde hiçbir bağlantısının olmadığını iddia etti.
Üniversite son sınıfta Muhsin kod adlı bir örgüt üyesinin kendisine Ankara'nın Sincan ilçesine gitmesini orada işe başlayacağını söylediğini aktaran M.K, 'Beni Sincan'da Selahaddin isimli bir örgüt üyesi karşıladı. Beni bir eve götürdüler ve burada kalan öğrencilere bildiğim kadarıyla dini içerikli dersler vermemi söylediler. 2013-2016 yılları arası burada kalan astsubaylara abilik yaptım. Bana burada Süleyman kod adını verdiler.' diye konuştu.
M.K, bazı öğrencilerin ev değiştirdiğini ve sohbete katılımların da yoğun olmadığını belirterek, abilik yaptığı süre boyunca kimseden para toplamadığını öne sürdü.
Ankara'da çalışan muhabirlerin ağabeyliğini yapan Z.Ü isimli örgüt üyesiyle ayda bir kaç defa bir araya geldiklerini anlatan M.K, 'Düzensiz olarak ayda bir kaç kez toplanıp yemek yiyorduk. Daha sonra Cihan Haber Ajansı'nda çalışmaya başladım. O.Ü, İ.S ile Cihan Haber Ajansı'nda beraber çalıştık. Sincan'da çalıştığım süreçte benim isteksiz olmama rağmen yardım adı altında maaşımdan zorunlu olarak kesinti yaptılar.' dedi.
M.K, telefonunda FETÖ'nün kriptolu haberleşme programı ByLock, Eagle gibi programların bulunmadığını iddia ederek, M.Ç. isimli bir örgüt yöneticisinin telefonuna 'Tango' diye bir uygulama indirdiğini iddiasında bulundu.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek etkin pişmanlıktan faydalanmak isteğini dile getiren Ö.C.P, örgüte üye olmadığını ve kendisine suç isnadında bulunan İ.S. isimli örgüt üyesiyle sadece bir kaç defa görüştüğünü öne sürdü.
Bu görüşmelerin de 17-25 Aralık'tan önce olduğunu savunan Ö.C.P, şunları söyledi:
'Burada FETÖ elebaşı Gülen ile ilgili konuşmalarımız olmamıştır. Namaz bile kılmadık. Eğitim hayatım boyunca bunların dershanesine, okuluna veya kursuna gitmedim. Bunlarla üniversite yıllarında tanıştım. Ankara'ya geldiğimde beni Erhan diye biriyle karşıladı otogarda. Daha sonra halı saha maçlarında birlikte oluyorduk. Bana 'okul bitiyor, asker olmak istemez misin? Astsubay olmak ister misin?' diye sordular. Kendi becerimle kazandım, herhangi bir destekte bulunmadılar. Jandarma okuluna girdiğimde kendime yeni bir hat aldım ama bilinmeyen numaralardan bana ulaştılar. Bana birlik komutanlarımla ilgili sorular soruyorlardı. Ben çok bir şey anlatmıyordum. Örgüt evlerinde kalmamı söylediler ama abimle kalmaya devam ettim.'
Sanıklardan, muvazzaf asker A.E.U da etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini belirterek, 'Hain darbe girişimini lanetliyorum. 2009'da lise sonda örgütün dershanesine gittiğimde tanıştım. Evlerine ders çalışmak için gitmiştim. Uğur isimli biri bana ders çalıştırdı. Bana asker olmam yolunda telkinlerde bulunuldu. 2013'te astsubay okulunda mezun oldum.' dedi.
Mülakatları kazandıktan sonra Numan kod adlı İ.Ç. ile tanıştığını ileri süren A.E.U, 'Öğrenci olduğum dönemde dini sohbetlere gidiyordum, para vermedim. İşe girdikten sonra ilk maaşımızı himmet adı altında istediler ancak vermedim. 2014'de Kocaeli'ne tayinim çıktı. Orada İlhan diye biriyle tanıştırıldım o da beni Ahmet diye biriyle tanıştırdı. En son 2016 Haziran sonrası hiçbir örgüt mensubuyla görüşmedim. 15 Temmuz'da hiç kimseden talimat almadım. ByLock ve benzeri hiçbir programı kullanmadım.' diye konuştu.
'Evlendirmek istediler kabul etmedim'
Sanıklardan Ç.K da hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, savunmasında şu ifadelere yer verdi:
'Etkin pişmanlıktan faydalanmak istiyorum. Söz konusu kişilerle eskiden irtibatım olduğu için pişmanım. FETÖ ile irtibatım lise döneminde dershanesine gitmemle başladı. Ders çalışma amaçlı evlerine gittim, maddi manevi hiçbir yardımda bulunmadım. Balıkesir'de okula devam ederken, belli aralıklarla görüşmelerimiz devam etti. Bizimle ilgilenen İ.Ç, rütbe taktıktan sonra ilk maaşımızı istedi ancak vermedim. 2014'de atandığım Tatvan'da benimle ilgilenen öğretmen telefonuma Kakao Talk isimli haberleşme programını yüklemek istedi. Beni örgüt içerisindeki ablalarla evlendirmek istediklerini söyleyince itiraz ettim ve örgütten ayrıldım ve bir daha görüşmedim.'
Sanıklar A.E.U. ve Ç.K. ile aynı evde kalan sanık H.A da örgütle iltisakının ortaokula giderken başladığını belirterek, lise sona kadar sadece dershaneye gittiğini diğer sanıklarla askeri okulu kazındıktan sonra tanıştığını söyledi.
Emin kod adlı FETÖ üyesinin kendilerinden ilk maaşlarını örgüte bağışlamalarını istediğini öne süren H.A, para vermediklerini, Emin'in ilk maaşı vermenin bir gelenek olduğunu ve verilmemesi durumunda hoş bakılmayacağını söylediğini savundu.
Duruşmaya, sanık savunmalarıyla yarın devam edilecek.
16.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı.
Soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan tutuksuz sanık U.U, örgüt üyeleriyle Samsun'da üniversiteye başladığında tanıştığını, maddi imkansızlıklardan dolayı o zaman cemaat olarak bildiği yapının evlerinde kaldığını belirtti.
Üniversiteye kayıt olduğunda İsak kod adını kullanan, daha sonra Hasan Hüseyin Akdoğan olduğunu öğrendiği kişinin kendisini örgüt evlerine götürdüğünü aktaran U.U, 'Ailemin imkanları iyi değildi. Kalacak yerim yoktu. İsak kod adlı kişi, bana uygun fiyata kalacak yer bulabileceğini ancak evlerde kalabilmesi için namaz kılmam gerektiğini söyledi. Ben de namaz kılan insanlardan hiçbir zaman zarar gelmeyeceğini düşündüğüm için kalmayı kabul ettim.' dedi.
'Kuran-ı Kerim'e el bastırarak sınav sorularını gösterdiler'
Terör örgütü üyesi olmadığını savunan U.U, Jandarma askeri okulları sınav sorularının imtihandan önce kendisine gösterilmesine ilişkin şunları söyledi:
'2012 yılında Hasan Hüseyin Akdoğan, astsubaylık sınavı olacağını söyledi. 5 arkadaşla birlikte bizi bir eve götürdü. Umut kod adlı kişiyle görüştük. Sınav 16 Nisan'daydı. 14 Nisan'da 6 kişi o eve gittik. İkişerli gruplar halinde odaya girdik. Bize sınav soruları verileceğini söyledi. Kuran-ı Kerim'e el bastırarak sınav soruları yarım saat boyunca gösterdiler.'
Mahkeme Başkanı Abdullah Köksal'ın 'Sınav sorularını görmen nedeniyle, kopyacılık yaptığını ya da kamuyu dolandırdığını düşünüyor musun?' sorusu üzerine U.U, 'Ben zaten bir seneye yakın sınava hazırlandım, bakmasam da kazanırdım. Ayrıca sonradan okula alımlarda kontenjan arttırılmasıyla ek kontenjanla girebildim. Kamunun zararını gidermek isterim ama giderecek maddi imkanım yok.' dedi.
Astsubay olduktan sonra Hakkari'ye atandığında telefonuna 'Halis' kod adlı kişinin ByLock yüklediğini öne süren U.U, ' 2015 ocak ayında acil ve önemli başlıklı ByLock'dan mesaj attılar. 'Bu programı silin, fabrika ayarlarına dönün.' diye. Sonra ben de programı sildim.' diye konuştu.
Savcılık sorgusunda etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tutuksuz sanık Hasan Hüseyin Akdoğan, mahkemede savcılıkta verdiği ifadeleri ve üzerine atılı suçları kabul etmediğini belirtti.
Mahkeme Başkanı Köksal'ın savcılıkta birçok kişiyi teşhis ettiğini ve örgüte giriş sürecini detaylı olarak anlattığını hatırlatması üzerine Akdoğan, '25 gün nezarethanede kaldım. Koşullar çok zordu ve psikolojik baskı altında ifade verdim.' ifadesini kullandı.
Sanık Akdoğan, Samsun'da din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliğini bitirdiğini, Türk Silahlı Kuvvetlerinin öğretmen alacağına ilişkin ilanını gördüğünü ve başvurduğunu aktardı. Akdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
'İmam hatipli olmamdan dolayı almayacaklarını düşündüm ve umutsuz bir şekilde şansımı denedim. Başvurum kabul edildi. Yazılı sınavı geçtim. Spor mülakatını ve sözlü mülakatı da geçtikten sonra TSK'ya katıldım. Askeriye geçişimde kimsenin yardımı olmadı. Çevremde FETÖ'cüler vardı. Ancak görüşlerini kabul etmediğim için beni sohbete çağırmadılar. Evlerinde kalmadım.'
Maltepe Askeri Lisesinde din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olarak göreve başladığını ve daha sonra Bolu Komando Tugayında görevliyken gözaltına alındığını anlatan Akdoğan, FETÖ ile hiçbir bağlantısı olmadığını öne sürdü.
İddianamede bazı sanıkların, kendisi hakkında örgüt yöneticisi olduğu ve askeri lise sorularının öğrencilere dağıtılmasında aracılık ettiği yönündeki beyanları anımsatılan Akdoğan, 'İddianame bana ulaşmadı. Kollukta ve savcılıkta verdiğim ifadeleri kabul etmiyorum. Örgütle alakam yok. Örgütün haberleşme araçlarını kullanmadım. Beni teşhis eden sanıkları tanımıyorum.' dedi.
Savcılıktaki ifadeleri reddeden tutuksuz sanık tutuklandı
Sanık beyanından sonra söz alan cumhuriyet savcısı, sanığın savcılık ve kolluktaki beyanlarında detay ifadelerde bulunduğunu, mahkemede şartlar oluştuğu takdirde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanacağını söylese de daha önce verdiği ifadelerinden döndüğünü belirterek sanığın tutuklanmasını talep etti.
Duruşmaya verilen kısa aranın ardından Mahkeme Başkanı Akdoğan, savcının mütaalasına ilişkin şunları kaydetti:
'Tutuksuz sanığın, daha önceki ifadeleri ve teşhis ettiği kişilerin hiçbirini mahkeme huzurunda tanımadığını söylemesi, diğer sanıkların etkin pişmanlıkta bulunduğunu beyan ederek, hem kollukta hem de savcıya verdiği ifadede detay içeren beyanlarda bulunmuş, mahkememizde de şartları oluştuğu takdirde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını söylese de daha önce vermiş olduğu ifadelerden döndüğü, teşhis yaptığı kişilerden hiçbirini tanımadığını ve verdiği beyanların hiçbirinin doğru olmadığını söyledi.
Sanığın vermiş olduğu ifadede delilleri karartma ihtimali bulunduğu gerekçesiyle, mevcut delil durumu itibariyle adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı düşüncesiyle, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan tutuklanmasına karar verildi.'
Tutuksuz sanık Y.Ç, örgütle üniversitede tanıştığını, bir dönem örgüt evlerinde 'abilik' yaptığını ve ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etti.
Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığını anımsatan Y.Ç, hakkıda verilen adli kontrol hükümlerinin kaldırılmasını talep etti.
17.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı.
Soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak isteyen T.M, örgütle üniversite yıllarında tanıştığını, öncesinde hiçbir bağlantısının olmadığını iddia etti.
Üniversiteyi bitirdikten sonra KPSS sınavına hazırlanmak için örgüt evlerinde kaldığını belirten T.M, bu süre zarfında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile alakalı hiçbir kitap okumadıklarını iddia etti.
Sanık T.M. KPSS'yi kazanamadığını ve daha sonra jandarma astsubay okulu sınavlarına girdiğini belirterek, şöyle devam etti:
'Askeri sınavlarında hiçbir şekilde destek almadım. Bu süre zarfından örgüte para yardımında bulunmadım. Para istediler ama maddi imkansızlıklarından ötürü para vermedim. Telefonuma ByLock gibi bir uygulama yüklemedim. Bu programları darbe girişiminden sonra duydum. Bu örgüt ile bağlantımı koparmak istiyordum. İ.S. isimli bir örgüt üyesi ve görüştüğüm diğer örgüt mensupları beni bu örgüte çekmeye çalıştı. Beni tehdit ettiler, 'Bizden koparsan senin için iyi olmaz, okulla alakan kesilir' dediler. Bu yüzden görüşmelere devam ettim.'
Sanıklardan F.K.C. de etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini ifade ederek, örgütle lise döneminde tanıştığını anlattı.
F.K.C, 'Bana ne yapmak istediğimi sordular. Ben de asker olmak istediğimi söyledim. 2012 yılında ders çalışmak için evlerinde kalmaya başladım. Üniversite sınavından 267 puan aldım ve bu puanla jandarma meslek yüksek okuluna girdim. Okulda öğrenciyken Murat kod adlı bir örgüt üyesi telefonuma ByLock yükledi. Bir iki defa oradan mesajlaştık. Dana sonra kullanmadık. Ben de belli bir süre sonra sildim.' şeklinde konuştu.
'Bana katalogdan kız gösterdiler'
Sanık İ.A. da 2013'te İzmir'de uzman çavuş olarak görev yaparken, örgüt üyeleriyle tanıştığını ve sonrasında yaşadığı olaylar neticesinde örgütün gerçek yüzünü gördüğünü ve ayrıldığını öne sürdü.
İ.A. örgütte yaşadıklarına ilişkin şunları anlattı:
'Öncelikle Fatih kod adlı kişi ile tanıştım. 10-15 kez görüştüm. Fatih beni memleketimdeki Hamza isimli bir örgüt üyesiyle tanıştırdı. Hamza beni evlendirmek istiyordu. Ben istemiyordum. Daha önceden İzmir'de tanıştığım Fatih de bana evlenmem ile ilgili ısrarda bulundu. Ben de ısrarlara dayanamadım tamam olur dedim. Sonra bana katalogdan kız gösterdiler. Merve isimli biriyle görüşmek için telefonuma ByLock uygulamasını indirmemi söylediler. Bunun üzerine bu programı indirdim. Bu uygulama üzerinden sadece kız ile görüştüm. O kız ile evlenmedim. Memleketimden bir kız ile evlendim. 2014 yılında astsubay sınavlarını kazanıp Ankara'ya geldiğimde programı silmemi söylediler. Bunların toplantılarına katılmadım ve bağış yapmadım.'
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan tutuksuz sanık S.S. de lise yıllarında tanıştığı örgütün o dönemde terör örgütü olduğunu bilmediğini söyledi. İstanbul'da astsubay öğrenciyken örgüt evlerinde kaldığını, 'ev abiliği' yaptığını belirten S.S, 'Samsun'da bana jandarma sınavlarına girerken, Kuran'a el bastırarak sınav sorularını gösterdiler ancak o sınavda kazanamadım. Daha sonra Kara Kuvvetlerinin astsubaylık sınavlarına girdim ve onu kazandım. Daha sonra örgüt ablasıyla evlilik yapman için baskı yaptılar ancak ben kabul etmedim' diye konuştu.
Sanık K.S. de üzerine atılı suçları kabul etmediğini, kendisinin saf ve temiz duygularının suistimal edildiğini belirtti, adli kontrol hükümlerinin kaldırılmasını talep etti.
Tutuksuz sanık M.G. de etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini, savcılık ve kolluktaki ifadelerinde bildiği bütün gerçekleri anlattığını öne sürdü. FETÖ'nün, iyi niyetinden yararlandığını öne süren M.G, 'Müslüman olduklarını düşündüğüm bu yapı beni ve birçok Müslümanı kandırdı, zulmetti. Zaten 17-25 Aralık sürecinden sonra bunlardan ayrıldım.' ifadesini kullandı.
Duruşmaya yarın sanık avukatlarının beyanıyla devam edilecek.
18.08.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu sanıklar ile avukatları ve yakınları katıldı.
Sanık avukatlarının beyanlarının ardından cumhuriyet savcısı mütalaasını açıkladı.
'Terör örgütü üyesi olmak' suçundan yargılanan tüm sanıkların mal varlıkları üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasını talep eden cumhuriyet savcısı, sanıklardan 8'inin tahliyesi istedi.
Mahkeme, 'Terör örgütü üyesi olmak' suçundan yargılanan tüm sanıkların mal varlıkları üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasına, Hazine Müsteşarlığının davaya katılmasına ve sanıklardan 8'inin tahliyesine hükmetti.
Böylece davada tutuklu sanık sayısı 22 oldu. Duruşma 27 Ekim 2017'ye ertelendi.
İDDİANAME
İddianamede, sanıklardan 7'sinin 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs', 'TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs', 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs' ve 'Terör örgütü üyesi olmak', 133'ünün ise 'Terör örgütü üyesi olmak' suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.
Sanık askerlerin tamamının darbe girişiminin ardından görevlerinden ihraç edildiği belirtilen iddianamede, sanıkların 76'sının itirafçı olarak etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediği, 71'inin ise 'ByLock' kullandığı kaydediliyor.
Paralel yapı-13 Haziran (2017) 'Ankara Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığı Yapılanması 140 sanık' davası
(19 Ağustos 2017, 15:03)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: